Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Avrupa Birliği (AB) Konseyi ile Avrupa Parlamentosunun (AP) üzerinde uzlaşmaya vardığı sığınmacı ve göçmen reformu anlaşmasının “kesinlikle başarısız olacağını” söyledi.
Anlaşmanın temelinden tamamen yanlış olduğunu savunan Orban, “Bunun hakkında büyük bir tartışma yaşadık ve diğer liderlere bu paketin tamamen yanlış olduğunu anlatmaya saatler harcadım” dedi.
Orban, AB’ye girmek isteyenlerin sınırların dışında başvuru yapmaları ve bulundukları yerde son kararı beklemeleri gerektiğini belirtti. AB’nin bu tür bir tutumu benimsemediği sürece ne tür anlaşmaya varılırsa varılsın “kesinlikle başarısız olacağını” kaydeden Orban, ülkesinin göç konusundaki tutumunun Avrupa’da işe yarayan tek ve örnek model olduğunu savundu.
TÜRKLER RUANDA’YA BİLE GÖNDERİLEBİLECEK
AB Konseyi ile AP, 20 Aralık’ta AB’nin sığınmacılar ve göç konusundaki hukuki çerçevesini tamamen gözden geçirecek 5 temel düzenlemenin siyasi noktaları konusunda anlaşmaya varmıştı. Karar kapsamında iltica hakkı olmayan Türk vatandaşlarına yapılacak uygulamalar da değişti.
Anlaşma, iltica kabul oranları yüzde 20’nin altında (Türkler için yüzde 14) olan ülkelerden gelenlerin, AB’ye alınmamasını öngörüyor. AB’ye kaçak girip iltica talep eden ya da etmeyen Türkler, Hintler, Tunuslular, Bangladeşliler, Faslılar, Sırplar, Bosnalılar ve Tunuslular sınırlarda oluşturulan kamplara alınacak.
Hangi ülkeden geldiği bilinmeyenler Afrika’ya (Gana ya da Ruanda) gönderilebilecek.
AB’DE YILLARDIR SÜREN GÖÇMEN KRİZİ
AB, 2015’teki göç krizinden bu yana sığınmacıların üye ülkeler arasında nasıl dağıtılacağına ve iltica başvuruları reddedilenlerin nasıl geri gönderileceğine çözüm arıyor. AB Komisyonunun bu hedefle hazırladığı “Göç ve İltica Anlaşması”, üye ülkelerin farklı tutumları nedeniyle kabul edilemiyor.
AB kurumları, AP seçimlerinin Haziran 2024’te yapılacak olması dolayısıyla mevcut yasama yılının bitimine aylar kala üye ülkelerin anlaşma üzerinde bir an önce uzlaşmasını istiyor. Ardından yeni kuralların yasalaşması için üç AB kurumu Konsey, Komisyon ve Parlamento arasında üçlü müzakerelere geçilecek.